Ekim 18, 2011

Çiçek çocuğum

Dokunduğu her şeyi çiçeğe çevirmek istiyor çiçek çocuğum. Ne altına ne bilmem neye. "Rüyalarımda hep çiçekler görüyorum." diyor, "Hem öyle sizin aklınıza gelen çiçeklerden değil, çiçek dediğimde resmini çiziverdiğiniz o süslü püslü, her bakana gülücükler saçan, iltifatlar ettirenlerden değil. İltifatı hak etmiyor benim çiçeklerim, gösterişsiz ve budalalar. Hepinizden daha kayıtsızlar geçen zamana, geleceği umursamazlar üstelik. Kaçmıyorlar , uğraşıp didinmiyorlar. Duruyorlar öyle, sizin duramadığınız yerlerde." Anlatıyor bana çiçeklerini, imreniyorum. Çiçek çocuğum, bana çiçek olmayı özendiriyor. Hayır hayır öyle sarılarla morlarla boyanmak değil sözünü ettiğim, yeteri kadar alabilmeyi istiyorum her şeyden. Sadece yettiği kadar. Onun çiçekleri bana sadeliği öğretecek, hissediyorum.

O bana anlattıkça, ben de size anlatacağım. Onun çocukluğu kaybolurken benim yaşlarım bir bir hatırlatacaklar kendilerini. Onlar bana eklenirken, ben nasıl oldu da huzur dolu bir çocuk kadar sade bir hayat süremedim, nasıl olur da çirkin ama anlamlı çiçekleri göremedim bu güne kadar? Kaygılarla doluyum. Çocuğum bana unutturucak kaygılarımı. Düşlerini dinleyeceğim, sakince. Karanlıkta. Düşlerine dolacağım, karakteri olan çiçekler görüp keyfime yeni isimler takacağım. O bana çiçek olmayı öğretecek, ama o bizim bildiğimiz çiçeklerden değil.

Size bir çocuk anlatacağım ben, ama o sizin bildiğiniz çocuklardan değil...

Ekim 10, 2011

çetrefilli ayrılma süreci vol.1

başından beri hata yapıyorduk.

ne senin benimle yapacak kadar kafan güzeldi, ne ben seninle olacak kadar güçlüydüm aslında. ve tükeniyoruz, herkesin ve her şeyin tükeneceği gibi, herkesin ve her şeyin tükendiği gibi öncelerde.

şimdi ben gidiyorum, ben gidemediysem bile, sahip olduğum soyut ne varsa, hepsi senden gitti şimdi. ben yok olacak kadar uzaklaşmak istiyorum senden, beceremediğim yanımda nefes alıyor olmandan belli. ama uzaklaşmak istiyorum senden, beni bilme artık istiyorum, ben seni hiç bilmemiş kadar sakin, huzurlu olmak istiyorum. seni hiç tanımamış kadar çok güçlü olmak, sana hiç dokunmamış gibi ben olmak istiyorum.

ben senle gelenleri bu kadar benimsemiş halde, asıl bende olanlara dönmeye çabalamak istiyorum.

ve ben bunları acı çekmeden yapmak istiyorum, defalarca denenmiş olan yitmeyi bu sefer becermek istiyorum. güçlü olarak.

bunun başkası gelmeden mümkün olmayacağını biliyorum, yittiğimde, sahip olduğum somut olan ne varsa, senden en uzak yerlere götüreceğim hepsini. her şeyi başkasına devredeceğim, seni bana unuttursun diye.

ben artık seni sevmiyorum sevgilim, ben sana bağımlıyım, ağzıma doladıklarına, hayatıma kattıklarına, hayatımdan alma şekline bağımlıyım. kendimi var etme biçimim sensin diye, beynim başka söylüyor elim ayağım başka davranıyor diye ben sana bağımlıyım.

ve ben şu an güçsüzüm sevgilim. haa, beni güçsüz bırakma şekline de bağımlıyım. her şeyi abartabilen halimle, seni abartıyorum, benim acılarımı deşişini abartıyorum, beni elinde tutmaya çalışırken başka hayatlar edinme hevesiyle hareket ettiğini görünce kendime sorduğum soruları abartıyorum.

sen de beni artık sevmiyorsun sevgilim. tıpkı eskiden hayatında olan kadınları da bi süre sonra sevmediğin gibi. belki sevişirken onların adıyla beni çağırdığın gibi, benden sonraki kadınlardan birini de benim adımla çağıracaksın, ama bu sevgi değil sevgilim, bunu şimdi anlamak daha kolay, o bağımlılık sevgilim.

hiç sorunsuz hayatımızdan neden kopmaya çalıştığımı soracaklardır, di mi sevgilim? zaten bizi hiç rahat bırakmazlar. her şey iyi giderken, zorunuz neydi diyecekler. zorumuzun ne olduğunu nasıl anlatacağız sevgilim?

mesela nasıl anlatacağız hangi sebeple benden uzakta uyumak istediğini? nasıl diyeceğiz benden uzakta huzur bulmak istediğini, benden uzakta planlar yaptığını? ve ben nasıl anlatacağım senden bağımsız yaptığım her şeyin ruhuma ayrı bir güç kattığını?

birbirimizi kaybetmekten artık hiç korkmuyoruz sevgilim. biz hiçbir şeyden korkmayız çünkü, biz sadece birbirimizi güçlü görmekten korkarız. diliyorum ki, beni çok özle sevgilim.

iyi tatiller sevgilim.